BES’te madalya verilecek katılımcılar
Aylık düzenli bir
birikim olan BES’te başlangıç ve sonuç endeksine bakıp sonuç çıkarmak yanlış
olmasa bile eksik bir incelemedir. Başlangıç ve sonuç endekslerinin bize
söylediği tek şey eğer tüm birikimimizi ilk başta BES’e yatırıp
bir daha hiç para ekleyip çekmeseydik paramızın reel olarak geleceği seviyedir.
Halbuki biz BES’e her ay para yatırıyoruz. İlk ay yatırdığımız 100 TL’miz 16 yıl
sonra 640 TL olmuş olabilir ama ya 2.ay yatırdığımız paralar ne oldu? 10.aydaki paralar
120.aydaki paralar? Yatırılan her katkı payı değişik zamanlarda yatırıma
yöneldiği için hepsi değişik tutarlarda getiri elde etmişlerdir. Dolayısıyla ödeme
serilerinin incelenmesi gerekmektedir.
Bu periyodik yatırım serilerinin göz önüne alarak EGM
BES-Tüm endeksi ile ilgili gerçek performansı daha önce irdelemiştim. Bu ve
bundan sonraki çalışmalarda bazı fon gruplarının performansları hakkında bazı
yorumlarda bulunmak istiyorum.
TL Borçlanma araçları
ve Standart fon grupları
Son zamanlarda ağırlığını kaybetse de fon grupları
arasında en büyük olanı, genelde devlet tahvili içeren, TL Borçlanma araçları olarak
anılan gruptur. Standart fon grubu da bu fon grubu ile çok yakındır ve
performansları da hem zaman hem de getiri açısında birbirine yakındır. Bu iki
grup şu anda toplam fonların %22’sini temsil ediyorsa da, Bireysel emeklilik
sisteminin başladığı 2003 yılından beri bakıldığında ortalama olarak tüm BES
fonlarının % 50’sini teşkil etmişler. Ayrıca düşük riskli olarak
görüldüklerinden ilk başlangıç fonları da genelde bu 2 fon olmaktadır.
Dolayısıyla BES katılımcılarından bu fonlara bulaşmamış birini bulmak hayli
zordur.
İç verim oranları
2003-2016 arası sisteme katılanların bugün itibariyle bu
iki fon grubundan elde ettikleri ortalama yıllık reel iç verim oranları
grafiğini aşağıda paylaşıyorum:
Görüldüğü gibi her iki fonda aynı eğimi takip ediyor,
sadece Standart fon biraz daha az kaybettirmiş! Dikkatli okurun gözünden
kaçmamıştır ama ben grafik ile bir ayrıntıyı hatırlatayım: 0 en üstte, tüm
yıllık oranlar 0 altında!
Grafik neyi anlatıyor: En solda Sisteme en eskiden girmiş
(Ekim 2003) birisinin bugüne (Eylül 2019’a kadar=191 ay) boyunca bu fona
düzenli olarak aylık katkıda bulunduğu takdirde elde edeceği enflasyondan
arındırılmış yıllık reel iç verim oranı bulunmakta. En sağda ise sisteme 36 ay
önce girmiş olanların reel iç verim oranı bulunmakta. 3 yıldan az önce
girenleri (Ekim 2016 sonrası) incelemeye almamamın nedeni bu sürenin BES performans
ölçülmesi için kısa dolayısıyla yanlış olacağını düşünmemdendir.
Birikim toplam
getirileri
Bu grafiğe göre emeklilik hakkını elde etmiş ve sisteme ilk
girenler bugün emekli olsalar 16 yıl boyunca kaybettikleri yıllık %-1’ile
toplam yatırdıkları paranın yaklaşık % 8 eksiğini alacaklar. 2013 yılında
devreye giren devlet katkısından da elde edecekleri tutar yaklaşık yatırdıkları
paranın % 8,9 tutuyor. Bu durumda devlet katkısıyla beraber yatırdıkları
paranın reel olarak %0,9 kadar fazla bir birikim ile emekli olabilecekler.
Bu aşamada grafik ile hesaplama arasındaki ilişkiyi
kısaca açıklamanın faydalı olacağını düşünüyorum: İç verim oranını bir aracın hızı
olarak düşünürsek bu hızı aracın hareket ettiği süresiyle çarparsak toplam gidilen
mesafeyi buluruz. Yukarıdaki örnekten hareketle ilk yatırımımız yıllık %-1 ile
16 yıl devam etmiş, 2.si aynı hızda 15 sene devam etmiş, vs. en sonuncusu ise yine
aynı hızla 1 sene devam etmiş. Fazla ayrıntıya girmeden bütün bunları çarpıp toplarsak
ve çıkanı da yatırdığımız paraya bölersek yukarıdaki hesaba ulaşırız. Bu yöntem
yaklaşık sonuç verse de kavramı anlatmakta yararlıdır. Örnekte ortalama sürenin
8 yıl olduğunu söylemek yeter sanırım.
Devlet katkısında da benzer bir yöntem
izleniyor, yalnız katkı 2013 ortasında devreye girdiğinden bu katılımcı 6 yıl
katkı alabiliyor, yani %25 katkıyı toplam süresinin sadece 6/16=%37,5 oranda alabiliyor.
Değişik giriş tarihlerine göre devlet katkılı ve katkısız
toplam reel gelirleri gösteren grafik aşağıda
Sadece emeklilik hakkını kazanmış olan 2009 yılına kadar girişlileri ele aldım. 2010 girişlileri de almamın nedeni önümüzdeki 1 yılda, anormal reel kazanç veya kayıp olmadığı takdirde, onlarında emeklilik birikimlerinde fazla bir değişim olmayacağındandır.
Tok gözlü bir milletiz
Görünen o ki devlet katkıları boşa gitmiş, %25 beklerken bu fonlar %-2 ile %4 arası gelir getirmiş. Boşa gitmiş
derken aslında devletin negatif faizle borçlanması bir
anlamda devlete vergi ödenmesidir. Devletten aldığını, çoğu zaman fazlasıyla,
devlete iade eden bu kişileri takdir etmek gerekmez mi? Devletimize ve
milletimize hiçbir yük olmadan tasarruf eden bu BES katılımcılarının cebine
para koyamadıysak, madalya ile ödüllendiremediysek bile en azından tüm yükü omuzlayan bu Atlas'larımızdan bir alkışı
esirgemeyelim.
Piyasa görür ve cezayı
keser
Genelde BES'e getirilen eleştirilerden biride portföylerin doğru dürüst yönetilmediği veya kazandırmadığı şeklindedir. Ancak sorun BES'te veya portföylerin yanlış yönetimlerinden değil, bu durumda tahvillerin negatif reel getirilerinde. BES yatırımcısı Dimyata giderken en azından evdeki bulgurdan olmamış. Ya BES paraşütü olmadan bu tahvillere yatırım yapanlar?
Aslında fonlara yatırım kararını katılımcı veriyor, emeklilik şirketi değil. Eğer kararı onlara bırakırsanız, biraz kolaycılık biraz da zorlama ile kendinizi en standart fonlarda bulabilirsiniz. Katılımcılar, ister buradaki gibi analiz yaparak ister yaşayarak, bu fonların kötü performansını görmüşler ve bir zamanlar %52 olan ağırlıkları %22'ye düşmüş.
Gelecek yazılar: En kötüsü geride mi kaldı?
Gelecek yazılarımda diğer önemli fon gruplarının performansını yayınlayacağım. Sanırım bu sayede katılımcıların kendi risk profillerine göre dengeli bir fon portföyü oluşturmalarının önemi ortaya çıkar. Yalnız içiniz rahat etsin “En kötüsü geride kaldı”. Gerçekten!
Aslında fonlara yatırım kararını katılımcı veriyor, emeklilik şirketi değil. Eğer kararı onlara bırakırsanız, biraz kolaycılık biraz da zorlama ile kendinizi en standart fonlarda bulabilirsiniz. Katılımcılar, ister buradaki gibi analiz yaparak ister yaşayarak, bu fonların kötü performansını görmüşler ve bir zamanlar %52 olan ağırlıkları %22'ye düşmüş.
Gelecek yazılar: En kötüsü geride mi kaldı?
Gelecek yazılarımda diğer önemli fon gruplarının performansını yayınlayacağım. Sanırım bu sayede katılımcıların kendi risk profillerine göre dengeli bir fon portföyü oluşturmalarının önemi ortaya çıkar. Yalnız içiniz rahat etsin “En kötüsü geride kaldı”. Gerçekten!
Kendi tecrubemi asagida belirttim. Bu detayli analize katkim olur umarim.
YanıtlaSilhttps://eksisozluk.com/entry/96019445
Kaleminize sağlık. Fon lar ilen ilgili yazilarinizi bekliyorum.
YanıtlaSilozaman
YanıtlaSilBu analiz ve yazilar, colde vaha gibi. Lutfen devam edin. BES’in gelismesi icin 1) kolaylik 2) seffaflik 3) bagimsiz yatirim danismanligi cok onemli. Musterinin velinimet oldugunu ne zaman anlayacaklar? Portfoy getirilerini seffaf ve anlasilir bir formatta rapor etmeye basladiklarinda.
YanıtlaSil